Articles

BAĞIMSIZ DENETİM KURULUŞLARINA YETKİLENDİRME YAPILMADAN

BELGE HARÇLARI BELİRLENDİ.

 

 

 

            Birden fazla kanunda değişiklik yapmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilen kanunlar kamuoyunda “Torba Kanun” olarak adlandırılır.

31.05.2012 tarihinde kabul edilen 6322 numaralı “Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” da “Torba Kanunlardan” biri olup, 15.06.2012 tarih ve 28324 sayılı resmi gazetede yayımlanarak bazı maddeleri hariç çoğu maddesi yayım tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir.

            Yürütme maddesi dâhil 44 maddeden ibaret olan bu kanunu maddeler halinde özetlemek yazımızın konusunu teşkil etmektedir.

            Yapılan düzenlemeler, ilgili kanunların başlıkları ve bunların alt açılımları halinde özetlenecektir.

 

1.      6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’da Yapılan Düzenlemeler:

 

1.1.Kanun, “Tahsil dairesi terimini: Alacaklı amme idaresinin bu kanunu tatbik etmekle vazifeli dairesini, servisini, memur veya memurlarını,” ifade eder şeklinde tanımlamıştır.  Bu kanunun 1. Maddesiyle, 39.uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “bu yerin belediye sınırları dışındaki tahsil dairelerine de ödeme yapılabilir” ibaresi “DİĞER tahsil dairelerine de ödeme yapılabilir” şeklinde değiştirilmiştir.  Böylece amme borcunun belediye sınırları dışında ve içindeki tahsil dairelerine ödeme yapılabilme imkânı sağlanmıştır.

1.2.Bu kanununda yapılan diğer bir değişiklik ise; merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri ile çok zor durumda olduğu inceleme raporu ile tespit edilen diğer mükelleflerin taşınmazlarının devlete ait borçlarına karşılık Maliye Bakanlığına satışıyla ödenebilmesine ait süre 31.12.2014 yerine 31.12.2023 olarak değişmiştir.  

 

2.      193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nda Yapılan Düzenlemeler:

 

2.1. Basit usulde vergiye tabi olmanın genel şartlarını taşıyanlardan kendi ürettikleri ürünleri satanlara münhasır olmak üzere el dokuma işleri, bakır işlemeciliği, çini ve çömlek vb. gibi geleneksel, kültürel, sanatsal ve değeri olan ve kaybolmaya yüz tutan meslek kollarında bulunanlara talepleri halinde vergi dairesince Esnaf Vergi Muafiyeti Belgesi verilecektir.  

2.2.Gayrimenkul ve Haklarda İstisna ile ilgili maddenin (21.madde) ikinci fıkrasındaki “ticari, zirai, mesleki kazancını yıllık beyanname ile bildirmek mecburiyetinde olanlar ile gelirleri bunlar tarafından bildirilecek olanlar” kira gelirleri için uygulanan istisnadan (2012 yılında 3.000 TL.) faydalanamaz iken, “gelirleri bunlar tarafından bildirmek mecburiyetinde olanlar” ibaresi yerine “istisna haddinin üzerinde hasılat elde edenlerden, beyanı gerekip gerekmediğine bakılmaksızın ayrı ayrı veya birlikte elde ettiği ücret, menkul sermaye iradı, gayrimenkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlarının gayri safi tutarları toplamı 103 üncü maddede yazılı tarifenin üçüncü diliminde ücret gelirleri için yer alan tutarı aşanlar.” Şeklinde değiştirilmiştir. Bu tutar 2012 yılı için 88.000.-TL.dır.

2.3.Eski uygulamaya benzer bir dönüş ve finansman gider kısıtlaması tekrar gündeme gelmiştir.  Gelir Vergisi Kanununun 41 inci maddesinde bahsi geçen “Gider Kabul Edilmeyen Ödemeler” e bir yenisi bu kanunun 6 ıncı maddesiyle, daha önce kaldırılan 9 uncu madde olarak düzenlenmiştir.  01.01.2013 tarihinde yürürlüğe girecek olan bu maddeye göre;

-          Kullanılan yabancı kaynaklar öz kaynakları aşmış ise,

-          Aşan kısım yatırım maliyetine eklenmemiş ise,

-          Öz kaynakları aşan ve işletmede kullanılan faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri gider ve maliyet unsurlarının %10 nu aşmamak üzere,

-          Bakanlar kurulunca kararlaştırılan kısmı,

Gider olarak kabul edilmeyecektir.

2.4.Kanunun 7. Maddesiyle 193 sayılı Kanunun 46, 47, 48 inci maddelerinde bazı düzenlemeler yapılarak, Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin basit usulde vergilendirme şartlarını kaybedenlerin yeniden basit usule dönmelerine imkân sağlanmakta ancak burada işini terk edenlerin terk tarihinden itibaren iki yıl geçme şartı aranmaktadır.

2.5.Kanunun 9 uncu maddesiyle Gelir Vergisi Kanunun 89 uncu maddesinde bahsedilen Gelir Vergisi Beyannamesinde Gelirlerden İndirilecek “Diğer İndirimler” e aşağıdakiler eklenmiş/değiştirilmiştir.

-          Türkiye Kızılay Derneği’nden sonra Türkiye Yeşilay Cemiyetine yapılan nakdi bağış ve yardımların tamamı, (ayni bağışlar sayılmamıştır.)

-           89 uncu maddenin beşinci bendinde önemli bir ilave şöyle “ mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi olarak yaptırılacak ibadethaneler ve Diyanet İşleri Başkanlığı denetiminde yaygın din eğitimi verilen tesislerin” inşası dolayısıyla yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşası için yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile bu tesislerin devamı için yapılan her türlü ayni ve nakdi bağışların tamamı beyannamede gelirler üzerinden indirilebilecektir.

-          Girişim sermayesi fonu olarak ayrılan tutarların beyan edilen gelirin %10 unu aşmayan kısmı,

-          Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara Türkiye’de verilen ve münhasıran bu hizmetten yurt dışında yararlanılan mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmeti alanlarında faaliyette bulunan hizmet işletmeleri ile ilgili münhasıran bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazancın %50 si, fatura veya benzeri belgenin yurt dışındaki müşteri adına düzenlenmesi şartıyla beyanname üzerindeki gelirden indirilir.

2.6.Kanunun 12. Maddesi ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanuna Geçici 80. Madde eklenmiştir.

Gelir Vergisi Stopajı Teşviki” başlığını taşıyan bu geçici madde ile Bakanlar Kurulu tarafından;

-          İstatistiki bölge birimleri sınıflandırması yapılarak,

-          Kişi başına düşen milli gelir veya sosyoekonomik gelişmişlik düzeyleri dikkate alınarak,

-          Belirlenen illerde yapılacak yatırımlar için düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamında olmak üzere 31.12.2023 tarihine kadar gerçekleşen yatırımlarda,

-          Fiilen istihdam edilen işçilerin asgari ücretin brüt tutarına tekabül eden kısmı üzerinden hesaplanan gelir vergisi,

-          Yatırımın kısmen ve tamamen işletilmesine başlanılan tarihten itibaren,

-          10 yıl süreyle verilecek muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiden terkin edilecektir.

 

3.      213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nda Yapılan Düzenlemeler;

 

3.1.Kanunun 14 üncü maddesiyle, Vergi Usul Kanunun “Özel Ödeme Zamanları” başlıklı 112.nci maddenin 4.ncü fıkrası yeniden düzenlenmiş “fazla veya yersiz tahsilatın mükelleften kaynaklanması halinde düzeltmeye dair müracaat tarihi, diğer hallerde verginin tahsil tarihinden düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için tecil faizi hesaplanması ve 120 inci madde hükmüne göre ret ve iade edilmesi” belirtilmiştir.

3.2.Kanunun 15 inci maddesi ile Vergi Usul Kanuna  Girişim Sermayesi Fonu “ başlığı altında  325/A maddesi eklenmiştir. Bu maddeye göre;

“Sermaye Piyasası Kurulunun düzenleme ve denetimine tabi olarak Türkiye’de kurulmuş veya kurulacak olan girişim sermayesi yatırım ortaklıklarına sermaye olarak konulması veya girişim sermayesi yatırım fonu paylarının satın alınması amacıyla, ilgili dönem kazancından veya beyan edilen gelirden girişim sermayesi fonu ayrılabilir.  Bu fon, kurum kazancının veya beyan edilen gelirin %10’unu ve öz sermayenin %20’sini aşamaz.”

01.01.2013 tarihinde yürürlüğe girecek bu düzenlemeye göre kurumların, girişim sermayesi yatırım fonu katılma payları ile girişim sermayesi yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde edecekleri kâr payları kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

 

3.3. Bu kanunun 16 ncı maddesiyle Vergi Usul Kanununa Geçici 29. Madde eklenerek “ Bu Kanunun 112 inci maddesinin (4) numaralı fıkrası, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin iadesinde uygulanır” denilmiştir.

 

4.      488 Sayılı Damga Vergisi Kanunu’nda Yapılan Düzenlemeler;

 

Kanunun 17 inci maddesiyle Damga Vergisi Kanunu’nda yapılan düzenlemeyle,

-          Kredilere, bunların teminatlarına ve geri ödenmelerine ilişkin kâğıtlar ile bu kâğıtlar üzerine konulacak şerhler (kredi kullanımları hariç),

-          Kurumlarla İlgi kâğıtlar başlıklı bölümde, “söz konusu kurum, kuruluş ve işletmelerde geçici personel olarak istihdam edilenlerle yapılan sözleşmeler ile Aile Hekimliği Kanununa göre hizmet alımına ilişkin yapılan hizmet sözleşmeleri,

Damga vergisinden istisna edilmiştir.

 

5.      492 Sayılı Harçlar Kanunu’nda Yapılan Düzenlemeler:

 

5.1.Kanunun 18 inci maddesi ile 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 113 üncü maddesi (ödeme zamanı) nin sonuna yetkilendirilen denetim kuruluşlarının yetkilendirme belgesi harçlarının kurumlar vergisi beyannamesinin verilme süresi içinde verilecek bildirim üzerine, bağımsız denetim faaliyetlerinden elde edilen gayri safi iş hasılatı esas alınarak tahakkuk ettirilecek ve bu harçlar tebliğ edilmeden mayıs ayı içinde ödenecektir.

5.2.Denetim kuruluşları yetkilendirme belgeleri ile müşavirlik ruhsat harçları kanunun 20 inci maddesiyle aşağıdaki gibi belirlenmiştir.

 

Kamu yararını ilgilendiren kuruluşları denetleyecek bağımsız denetim kuruluşları yetkilendirme belgeleri (Her yıl için)

-          Belgenin verildiği yıl                                     30.000.-TL.

-          Takip eden yıllarda                                        10.000.-TL’ dan az olmamak üzere bağımsız denetim faaliyetlerinden elde edilen bir önceki yıl gayrisafi iş hasılatının binde 5’i.

 

Diğer kuruluşları denetleyecek bağımsız denetim kuruluşları yetkilendirme belgeleri

-          Belgenin verildiği yıl                                     15.000.-TL

-          Takip eden yıllarda                                          5.000.-TL’den az olmamak üzere bağımsız denetim faaliyetlerinden elde edilen bir önceki yıl gayrisafi iş hasılatının binde 5’i.

Denetim yetkilendirme belgeleri ve müşavirlik ruhsat harçları

-          Yeminli Mali Müşavirlik ruhsatı                      1.800.-TL

-          Bağımsız Denetçi yetkilendirme belgesi            900.-TL

-          Serbest muhasebeci mali müşavirlik ruhsatı       450.-TL.

5.3.Kanunun 20 inci maddesiyle ayrıca, yolcu beraberinde yurt dışından kendi kullanımları için getirilen cep telefonları için 100.-TL. Kullanım izin harcı getirilmiştir.

5.4.Kanunun 19 uncu maddesiyle kredilere, bunların teminatlarına ve geri ödenmelerine ilişkin işlemlerle ilgili istisnanın kapsamından yargı harçları çıkartılmıştır.  20 inci maddesinde ise sigorta şirketleri ve emeklilik şirketlerinin kuruluş izin belgelerine ait her yıl için ayrı ayrı ödenen harçlar, belgenin alındığı yıldan sonraki yıllarda izin belgelerine ait harçlardan en yüksek olanının ödenmesi getirilmiştir.

 

6.      3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nda Yapılan Düzenlemeler;

 

6.1.Kanunun 21 inci maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “Sosyal ve Askeri Amaçlı İstisnalarla Diğer İstisnalar” başlıklı bölüme “Türkiye’de kurulu borsalarda işlem gören sermaye piyasası araçlarının teslimi” de diğer istisnalar kapsamına alınmıştır.

6.2.22.maddesiyle ise, ”inşaatın yapıldığı arsanın veya konutun vergi değeri ve bulunduğu yeri esas alarak konut teslimleri için farklı oranlar tespit etmeye” bakanlar kurulu yetkili kılınmıştır. 

6.3.Katma Değer Vergisi Kanunu’nun Geçici 28.nci maddesine “Kuzey Atlantik Antlaşması Teşkilatı (NATO) temsilcilikleri ve bu Teşkilatlara bağlı kuruluşların da resmi kullanımları için bunlara yapılacak mal ve hizmet teslimleri uluslararası anlaşmalar yürürlükte kaldığı süre içinde “müstesna” kapsamı içinde değerlendirileceği kısmı eklenmiştir.

6.4.Milli Eğitim Bakanlığı İnşaat ve Emlak Grup Başkanlığı tarafından kiralama karşılığı yaptırılmasına karar verilen eğitim öğretim tesislerine ilişkin projeler de 3065 sayılı KDV. Kanunu’nun geçici 29 uncu maddesinde sayılarak KDV den müstesna edilmiştir.

6.5.Bu kanunun 25 inci maddesiyle 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’na Geçici 30 uncu madde eklenmiş olup, 31.12.2023 tarihine kadar geçerli olmak üzere, yatırım teşvik belgeleri kapsamında asgari 500 milyon TL. Tutarında sabit yatırım öngörülen stratejik yatırımlara ilişkin inşaat işleri nedeniyle yüklenilen ve takvim yılı sonuna kadar indirim yoluyla giderilemeyen KDV. İzleyen yıl talep edilmesi halinde mükellefe iade edilebilecektir.

7.      Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nda Yapılan Düzenlemeler:

 

4760 Sayılı Kanun’un 11 inci maddesinde yapılan düzenleme ile, tütün ve tütün ürünleri için oransal verginin maktu vergi ile birlikte uygulanmasına imkân sağlanmıştır.  Ayrıca, (IV) sayılı listeye elektrik araçlarda kullanılan araç pilleri, ÖTV kapsamına alınmış ve bunların vergi oranı %3 olarak belirlenmiştir.

8.      Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda Yapılan Düzenlemeler:

 

Teşvik belgeli yatırımlar kapsamında Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen illerde yapılacak yatırımlarda istihdam edilenlerin sigorta primi desteği getirilerek işveren hissesi ile sigorta hissesinin tamamına kadar olan kısmın Ekonomi Bakanlığı bütçesinden karşılanması getirilmiştir.  Destek tutarı prime esas kazanç alt sınırı dikkate alınarak belirlenmektedir.

                 

9.      Kurumlar Vergisi Kanunu’nda Yapılan Düzenlemeler:

 

9.1.5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun İstisnalar maddesinde (Madde 5) aşağıda belirtilen düzenlemeler yapılmıştır.

-          Kurumların, tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine katılımlarından elde ettikleri kazançlar,

-          Tam mükellefiyete tabi girişim sermayesi yatırım fonu katılma payları ile girişim sermayesi yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde ettikleri kâr payları istisna kapsamında sayılmıştır. 5520 sayılı kurumlar vergisi Kanunu’nun 5 inci maddesinden sonra 5/A maddesi eklenmiştir.  Bu maddeyle, Yabancı fon kazançlarının portföy yöneticiliği yetki belgesine sahip tam mükellef şirketler aracılığı ile belirlenen faaliyetlerinden yurt dışında elde edilen kazançların Türkiye’de vergilenmemesi düzenlemesi yapılmıştır.

 

9.2.193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nda yapılan Bağış ve Yardımlara paralel olarak Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. Maddesinde yapılan değişiklikle de,

-          Türkiye Yeşilay Cemiyetine makbuz karşılığında yapılan nakdi bağışlar,

-          Mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi olarak yaptırılacak ibadethaneler ve Diyanet İşleri Başkanlığı denetiminde yaygın din eğitimi verilen tesislerin inşası dolayısı ile yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşası için bu kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile bu kuruluşların faaliyetlerinin devamı için yapılan her türlü nakdi ve ayni bağışların tamamı kurum kazancından indirilebilecektir. 

-          Fatura veya benzeri belgenin yurt dışındaki müşteri adına düzenlenmesi ve Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara Türkiye’de verilen ve bu hizmetten yurt dışında yararlanılan mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmeti alanlarında verilen hizmetler karşılığı elde edilen kazancın %50 si de kurum kazancından indirilebilecektir.

9.3.Kanunun 37 inci maddesiyle 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun “Kabul Edilmeyen İndirimler” (Madde 11) e bir fıkra eklenerek, daha önce uygulanan finansman gider kısıtlaması uygulaması gibi bir düzenleme yapılmaktadır. Bu düzenlemeyle;

-          01.01.2013 tarihinden geçerli olmak üzere, “Kredi kuruluşları, finansal kuruluşlar, finansal kiralama, faktöring ve finansman şirketleri dışında, kullanılan yabancı kaynakları öz kaynaklarını aşan işletmelerde, aşan kısma münhasır olmak üzere, yatırımın maliyetine eklenen hariç, işletmede kullanılan yabancı kaynaklara ilişkin faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri adlar altında yapılan gider ve maliyet unsurları toplamının %10 unu aşmamak üzere Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan kısım gider olarak kabul edilmeyecektir.

9.4. 01.01.2013 tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere 5520 sayılı Kanunun 32/A maddesinde indirimli kurumlar vergisi oranı teşvikinde Bakanlar Kuruluna yeni yetkiler verilmiştir.

Organize Sanayi Bölgeleri, Gökçeada ve Bozcaada’da yapılan yatırımlara ve Bakanlar Kurulunca belirlenen kültür ve turizm koruma gelişim bölgelerinde yapılan turizm yatırımlarına ilişkin yatırım ve istihdam büyüklüklerini belirlemeye, yatırıma başlanan tarihten itibaren hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam yatırıma katkı tutarının %50’sini ve gerçekleştirilen yatırım harcaması tutarını geçmemek üzere; yatırım döneminde kurumun diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar vergisi oranı uygulatmak suretiyle yatırıma katkı tutarını kısmen kullandırmaya, bu oranı her bir il gurubu için sıfıra kadar indirmeye veya %80’e kadar artırmaya yetki verilmiştir.

    

İndirimli vergi oranı uygulanması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil edilecektir.  

 

10.  6111 SAYILI BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASI İLE SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU VE DİĞER BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN’DA YAPILAN DÜZENLEMELER:

 

Bu kanunun 42 inci maddesiyle 6111 sayılı kanuna (Geçici 19) madde eklenmiştir.

      Bu maddeye göre “Bu Kanunun Birinci, İkinci, Üçüncü ve dördüncü Kısımlarına göre yapılandırma başvurusunda bulunduğu halde ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle ödenmesi gereken tutarları süresinde ödemeyerek Kanun hükümlerini ihlâl edenler, bu tutarları ödemeleri gerektiği tarihten itibaren Kanunun 19 uncu maddesinde belirtilen geç ödeme zammı ile birlikte bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ayın başından itibaren dört ay içerisinde ödemeleri şartıyla Kanun hükümlerinden yararlanırlar.”

      Bu maddeyi özetleyecek olursak;

-          Bu madde 15.06.2012 tarihinde yürürlüğe girdiğine göre daha önce taksitlendirme talebinde bulunup bu tarihe kadar taksitlendirme talebini ihlal edenler,

-          1 Temmuz 2012 tarihinden, Ekim 2012 ayı sonuna kadar,  süresinde ödenmesi gerektiği halde ödenmeyen tutarları 6183 sayılı yasanın 51 inci maddesine göre hesaplanacak gecikme zammıyla birlikte ödemelidirler. 

-          Yukarıdaki paragrafta geçen “bu kanun” tabiri, 6111 sayılı kanunu ifade etmekte olup,

-          Birinci Kısmı, Genel Hükümleri,

-          İkinci Kısmı, Maliye Bakanlığı’na, Gümrük Müsteşarlığına, İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Bağlı Tahsil Dairelerince Takip Edilen Amme Alacakları ile Belediyelerin ve Büyükşehir Belediyelerinin su ve kanalizasyon idarelerine olan borçları,

-          Üçüncü Kısmı, Sosyal Güvenlik Kurumuna Bağlı Tahsil Dairelerince Takip edilen Alacakları,

-          Dördüncü Kısım ise, diğer alacakları ifade ettiğine göre, bu kapsama giren ve bu kanunun yayınlandığı tarih itibariyle ödenmemiş yukarıda belirtilen kurumlara olan borçlar bu kapsamda değerlendirilecektir.

 

S  O  N  U  Ç       :

 

15.06.2012 tarihinde resmi gazetede yayımlanan çoğu maddesi yayım tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6322 sayılı kanunun en ilgi çekici olanı yazımızın (5.2) bölümünde belirtilen “Denetim Kuruluşları Yetkilendirme Belge Harçları” olsa gerek.  Nedeni ise, henüz yürürlüğe girmemiş ve birçok maddesi kamuoyunda tartışılıp değişiklik taslağı TBMM’ne gönderildiği bilinen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 400 üncü madde taslağı “Denetçi, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunca yetkilendirilen bağımsız denetçi veya bağımsız denetim kuruluşu olabilir.” Şeklinde değiştirilmesi tasarlanmıştır.  Yani henüz kimlerin denetçi olabileceği ya da denetim kuruluşu olabileceği netleşmeden “harçlar” belirlenmiştir.  Hadi hayırlısı..

Kamu borcunun aynı belediye sınırları içinde de olsa “diğer tahsil dairelerine” ödenebilmesi, konut kira gelirlerinden istisnaya sınırlama getirilmesi, finansman gider kısıtlamasının bu kanunla tekrar gündeme getirilmesi, ibadethane ve din eğitimi veren tesislerin inşası ve bunlara yapılacak bağışların gider kabul edilmesi, konut teslimlerinde “arsa veya konutun vergi değerine ve bulunduğu yere bağlı farklı KDV oranı uygulamasının” getirilmesi ve son olarak da 6111 sayılı kanuna geçici bir madde eklenerek ödenmesi gereken borçlarını ödeyemeyenlere Ekim 2012 ayı sonuna kadar süre tanınması,

Bu kanunun öne çıkan noktaları olarak dikkat çekmektedir.

Bakırköy, 15.06.2012

     

 

Necati AKIN

Yeminli Mali Müşavir